Vatan

Her zamanki neşemiz ve şamatamızla eğlenirken, diğer yandan hocanın gelmesini bekliyorduk. Her zaman ki gibi pamuktan bile daha naif Azem hocamız gelecek ve bugünün konusunu işleyecekti. Tarih dersiydi işte ne kadar farklı olabilirdi ki ? Birileri devlet kurup, birileri yıkıyor, bilmem nerde bir isyan bir devleti zayıflatıyordu. Eğlencenin zevkinde kendimizi kaptırmışken "pat !" diye bir kapı kapanma sesi gelmişti. Aniden irkilip kapıya baktığımda olayın şokunu atlatamamış, sinirinden damarları çıkmış Azem hocamıza gözüm ilişmişti. Hepimiz ilk defa onu öyle görüyorduk. Sert bir ses tonuyla "otur !" diye emir verici bir ses tonuyla hitap etti. Sınıftan adeta çıt çıkmıyordu. Çünkü hocamızı hepimiz ilk defa öyle görüyorduk. Onun bu tavırları bizi endişelendiriyor lakin aramızdan bir baba yiğit çıkıpta hocam neyiniz var ? Diyemiyordu. Hocamız sandalyesine oturmuş bizleri sert bakışlarıyla süzerken, bizler korkudan kafamızı eğiyorduk. Aniden bir ses geldi. Sese kulak kesildiğimde hocamızdan geldiğini farkettim. Bize gençler sizce vatan nedir ? Vatanseverlik nedir ? Diye bir soru sordu. Bizle konuşması iyiye işaretti ama bugünkü konumuzla alakası yoktu. Sorusuna karşılık alamamıştı. Tekrar yineledi sorusunu gençler size diyorum vatan sizce nedir ? Diye. En sonunda dayanamayıp üstünde yaşayabilmemiz için geçmişimizin bizlere kendilerini feda ettikleri toprak parçasıdır dedim. Aniden gözleri üstüme çektiğimi farketmiştim. Bende sadece hocamı çok dikkatle izliyordum. Cevabımdan sonra dalıp gitti sanki bir yerlere bilemiyorum lakin bi yerden sonra bana dönüp aferin oğlum. Vatan dediğin sadece üstünde yaşanan bir toprak parçası gibi görülürken sense geçmişini katarak günü kurtaranlardan değil tarihi kurtaranlardan olduğunu gösterdin dedi. İçimde kazanlar kaynıyordu sanki içimdeki ateşi sevinerek atmak istiyordum ama hala korkuyordum. En sonunda hocamız bizlere yönelerek gençler hepinizden özür dilerim gelmeden önce bi gazete haberi gördüm ve çok sinirlendim. Şansınıza dersim sizeydi tekrardan özür diledi ve devam etti. Bugün ders işlemeyeceğim gençler kapatın kitapları biraz sohbet edelim dedi. Anladık ki yeniden eski haline dönüyordu. Gençler devlet sizce neden vardır diye yeniden bir soru yöneltti yine heyecan ve korkudan öğrencilerinden cevap alamadı. Madem bilmiyorsunuz ben devam edeyim dedi. Devlet bizlerin başka milletler boyunduruğu altında yaşamamamız için var, rahatça kendi kandaşlarımızla oturup kalkmak daha mutlu yaşamamız için vardır dedi. Devleti ayakta tutan şey ise bizleriz evlatlar. Biz olalım ki devletimizde olsun. Lakin içimizde öyle insanlar var ki kendi devletine arkadan hançerlemeye hazır. 3-5 kuruş için kafirin postalını yalamayı kurtuluş sayan hainler var dedi. O kadar heyecanlı konuşuyordu ki hocamız haydin savaşa dese kendimizi en ön cepheye atacak şekilde hissediyorduk. Bakın evlatlarım dedi bizler bu ülke de yaşayabilmek için ecdadımız, dedelerimiz Çanakkale'de, Sakarya'da,Balkanlar'da cihat etti gazaya çıktı. Kendilerini bizler için feda ettiler. Bizler artık savaşın silahlı bombalı döneminde yaşamıyoruz lakin şunu bilinki bu savaş halâ devam ediyor.Milletler artık silahını,okunu kalemlerle mürekkeplerle, fen ve teknikle, bilimle mücadele veriyor. Sizler bunun farkında olun ki devletinizi yaşatabilin. Devletler artık beyin savaşı veriyor. Beyninizi kullanın devletiniz için yeni şeyler keşfedin,icad edin lakin yeter ki çalışın. Devleti hançerlemek için hazır kıta bekleyen bu insanlara inat sizler varolun dedi. Tekrar bir yerlere daldı. Arkadaşlarımında benim gibi hissettiğini biliyordum. Gözlerim dolmuş ve çok etkilenmiştim. Hayatımda hiç böyle olmamıştım. Azem hocamız bugün bize büyük bir ders vermişti. Bizlere vatanseverliğin sadece kuru laf olmadığını bizler çalıştığımız müddetçe bu ülkenin vatansever evlatları olacaktık. Vatanseverlik illa silahla bombayla olmuyordu. Bizler "bu vatan için seve seve yaşamalıydık". Zil çalmıştı lakin kimse yerinden kalkmıyordu. Hocamız haydi çıkın demeseiyle kendimize gelmiş, büyük bir ders almıştık.

Yorumlar

Popüler Yayınlar