Beni de Götürün
Uyandığımda öğlen olmuştu. Annem uyandırmamıştı, babam seslenmemişti, kardeşim yorganı üstümden çekmemişti. Sadece masamın üstünde ki balıklar ve ben vardım. Neredelerdi? Nereye gitmişlerdi? Haber vermeden kaybolmuşlardı. Belki de sokaktadırlar. Bakınmak için sokağa çıktığımda sadece ailemin yok olmadığını fark ettim. "Ahmet topu bana gönder." diye bağıran çocuklar, ağlayan bebeklerin sesi de kaybolmuştu.
Bu sessizlik kulağımda yankılanıyordu. Nefret ettiğim tüm sesleri özlemle arıyordum. Süpürge sesini bile arar olmuştum. Sadece sesleri değil; insanların maskelediği yüzlerini, yapmacık gülümsemelerini, samimi olmayan sözlerini bile geri istiyordum.
Korkuyordum tek olmakdan, kaybolanlara kötü bir şey olmasından hatta benim de diğerleri gibi kaybolmamdan. Düşünmemeye çalışıyordum ama mümkün değildi.
Gün geçtikçe özlem de arsızlaşıyordu zaten. Annemi, annemin kahvaltılarını; babamı, babamın homurdanmalarını; kardeşimi, kardeşimle kavgalarımızı; arkadaşlarımı, arkadaşlarla sohbetlerimizi özlüyordum, arıyordum. Gittiğiniz yere beni de götürün. Bırakmayın, korkuyorum...
"Korkuyordum tek olmakdan"da olmakdan yerine olmaktan olmalıydı.Onun dışında bir yanlış görmedim.Çok güzel olmuş tebrikler canım ?
YanıtlaSil"arkadaşlarımı,arkadaşlarla"yerine arkadaşlarımla olan sohbetlerimizi daha iyi olurdu diye düşünüyorum. Onun dışında,güzel olmuş ellerine sağlık.
YanıtlaSil