Hayat Sahnesi
Hayat zıtlıkların bir arada yaşandığı tiyatro sahnesi gibidir. Bu oyun kimi zaman kolaylık, kimi zaman zorluk ve hüzün , kimi zaman da zor olsa tercih yapmak zorunda bırakır. Oyuncular hep kolay oynamak ister ama hayat buna müsade etmez.Çünkü bu oyunun ayrılmaz bir parçası da zorluklardır. Ben de hayatın bizi mecbur bıraktığı zor anların içindeyim . TERCİH YAPMAK...
Her insanın kendince hataları olabilir . Bazen bir karıncayı bile incitmeyen , bazen ise görünmez bir kaza olarak kabul görülen ,ama aslında bir insanın hayatına yönelik kurduğu hayalleri elinden alan bir suçlu... Belki de hayatının en özel , en mutlu günlerini yaşıyorken birdenbire karşısındakinin öfkesine yenik düşerek karanlık bir dünyayla tanışması nasıldır sizce ? O geride bırakılmış masum bir hayatın içinde yaşayan bir aile hayatın zorluklarına karşı nasıl bir mücadele verebilir ki ya da sevinçlerin ve hüzünlerin bir arada yaşandığı o güzel günler nasıl eski tadını verecek ? Bana göre bir insanın hayatını elinden almak hayatta yapılabilecek en büyük suçlardan birisidir. Her ne olursa olsun bir insanın özgürce yaşama hakkı varken sen bu hakkın alınmasında yalancı tanıklık yapıyorsan bu suça ortak olmuşsun demektir. Ya her sabah o yaptığın suçla yüzleşmek mi yoksa doğrudan yana olup suçunu aydınlığa kavuşturarak o geride bırakılan hayatı karanlıktan çıkarıp gerçek hayata çok az da olsa dönüştürebilmek mi ?
Doğrudan yana olmamak muhakkak ki beraberinde yalancılığı getirir . Ve şunu bilmeliyiz ki yalancı toplumlarda , kendilerini aldatmaktan başka bir adım atmış olmazlar. Unutmayın ki doğruluk ip gibidir . Koptu mu bir sefer bağlamak zorunda kalırsınız ama şunu bilin ki her geçtiğizde düğüme takılırsınız.
Her insanın kendince hataları olabilir . Bazen bir karıncayı bile incitmeyen , bazen ise görünmez bir kaza olarak kabul görülen ,ama aslında bir insanın hayatına yönelik kurduğu hayalleri elinden alan bir suçlu... Belki de hayatının en özel , en mutlu günlerini yaşıyorken birdenbire karşısındakinin öfkesine yenik düşerek karanlık bir dünyayla tanışması nasıldır sizce ? O geride bırakılmış masum bir hayatın içinde yaşayan bir aile hayatın zorluklarına karşı nasıl bir mücadele verebilir ki ya da sevinçlerin ve hüzünlerin bir arada yaşandığı o güzel günler nasıl eski tadını verecek ? Bana göre bir insanın hayatını elinden almak hayatta yapılabilecek en büyük suçlardan birisidir. Her ne olursa olsun bir insanın özgürce yaşama hakkı varken sen bu hakkın alınmasında yalancı tanıklık yapıyorsan bu suça ortak olmuşsun demektir. Ya her sabah o yaptığın suçla yüzleşmek mi yoksa doğrudan yana olup suçunu aydınlığa kavuşturarak o geride bırakılan hayatı karanlıktan çıkarıp gerçek hayata çok az da olsa dönüştürebilmek mi ?
Doğrudan yana olmamak muhakkak ki beraberinde yalancılığı getirir . Ve şunu bilmeliyiz ki yalancı toplumlarda , kendilerini aldatmaktan başka bir adım atmış olmazlar. Unutmayın ki doğruluk ip gibidir . Koptu mu bir sefer bağlamak zorunda kalırsınız ama şunu bilin ki her geçtiğizde düğüme takılırsınız.
Güzel güzel beğendim aferin :D
YanıtlaSilÖncelikle çok sade + konuyu uzun tutmuşsun karşındakini bayıyor gibi hissettirmissin ama bundan başka olarak güzel olmuş
YanıtlaSilAkışı güzel beğendim eline sağlık .
YanıtlaSil