Rüya ve Gerçek
"Yalnızlığın en kötüsü seni anlamayanların arasında kalmaktır."
Ömer yine her zaman ki gibi okula gitti, öğretmenlerini dinledi.Arkadaşları, Ömer teneffüsteyken Ömerin çantasına sigara koymuşlar ve müdüre gidip Ömer sigara kullanıyormuş gibi anlatmışlar.Ömer herşeyden habersizdi.Müdür sınıfa gelip Ömer'i herkesin önünde rezil etti.Ömer hayatında ilk defa böyle birşey ile karşılaşmıştı . Arkadaşlarına büyük öfke besledi .Ömer sigara kullanmadığını müdüre anlatmaya çalışıyor fakat müdür inanmıyordu sadece kanıtla diye tutturuyordu.Müdür Ömer'in ailesini çağırdı ve çocuğunuz sigara kullanıyor haberiniz var mı? dedi.Ömer ailesinin onu dinleyeceğini sanıyordu fakat onu beklerken sadece duyduğu;evde seninle konuşcaz ,sen görürsün,yazıklar olsun...Ömerin gururu incinir. Bir taraftan da arkadaşlarının neden böyle birşey yaptığını düşünüyordu.Oysa ki Ömer çalışkan,dürüst bir çocuktu.Bu şakayı hangi arkadaşının yaptığını bilmiyordu ve bütün sınıfa kızgındı ,herkesten şüpheleniyordu, bunu yapan iyi bir arkadaş olamaz diye düşünüyordu. Ailesiyle birlikte eve gelirler.Kendisini anlatmaya çalışır ama ailesi de dinlemiyor.Ömer sinirlenir sinirden ne dediğinin farkına varmadan beddua eder. (Ne biçim bir Dünya keşke hiç kimse olmasa ne güzel olurdu bu Dünya )söyleyip odasına gider.Yatakta uyuyakalmış ,uyandığında karnı acıkmıştı.Mutfağa gidip annesinin ne pişirdiğine bakacaktı.Odadan çıktığında tuhaflık başlamıştı.Babasının televizyon karşısında oturup televizyon izlediğini sanıyordu ama babası yoktu ve mutfağa gittiğinde annesini'de göremedi."Annem ve babam haber vermeden bir yere gitmezler "diye düşündü.Sokağa çıkıp etrafa baktı çevresinde hiçbir insan yoktu ,korktu ve hüzünlendi(Nerdeydi bütün insanlar annem,babam neredeydi ).Yalnızlık korkusu yüreğini sardı çünkü Ömer'e göre yalnız bir insan koca bir hiçti.Yalnız insan paylaşmayı ,iyiyi kötüyü,eğriyi doğruyu,ilerlemeyi bilemez ve gelişemez.O yüzden yalnız kalmayı hiç düşünmezdi.Bunlar Ömer'i terletiyor,yüreğini de anlamadığı bir ağrı sarıyordu,nefes almasını engelliyordu çaresizce sağa sola koşarak insanları arıyordu.Birden kulağına çok uzaklardan Ömerrr Ömerr diye seslenen insan sesleri duyuyordu ve o sese doğru koşmaya başladı ve sonunda insanları görür ve mutlu olur .Ömer gözlerini açtığında okulun bütün çocukları başına birikmiş öğretmenleri ve arkadaşları sevinç çığlıkları atıyordu.Ömer'in yüzünde de mutluluk tebesümleri vardı.Öğretmenleri ve arkadaşları Ömer kendine geldi diye sevinirken ,Ömer de gördüğü rüya'nın gerçek olmadığına seviniyordu.İşin aslı Ömer tenefüste arkadaşlarıyla maç yaparken kalp krizi geçirmişti.Kendine gelip toparlandığında herşeyin ne kadar güzel olduğunu bir kez daha anlamış,‘Yalnızlık’ kelimesinin söylenişi ne kadar kolay. Halbuki taşıması bir o kadar da zormuş.Bunu öğrendi.
Ömer yine her zaman ki gibi okula gitti, öğretmenlerini dinledi.Arkadaşları, Ömer teneffüsteyken Ömerin çantasına sigara koymuşlar ve müdüre gidip Ömer sigara kullanıyormuş gibi anlatmışlar.Ömer herşeyden habersizdi.Müdür sınıfa gelip Ömer'i herkesin önünde rezil etti.Ömer hayatında ilk defa böyle birşey ile karşılaşmıştı . Arkadaşlarına büyük öfke besledi .Ömer sigara kullanmadığını müdüre anlatmaya çalışıyor fakat müdür inanmıyordu sadece kanıtla diye tutturuyordu.Müdür Ömer'in ailesini çağırdı ve çocuğunuz sigara kullanıyor haberiniz var mı? dedi.Ömer ailesinin onu dinleyeceğini sanıyordu fakat onu beklerken sadece duyduğu;evde seninle konuşcaz ,sen görürsün,yazıklar olsun...Ömerin gururu incinir. Bir taraftan da arkadaşlarının neden böyle birşey yaptığını düşünüyordu.Oysa ki Ömer çalışkan,dürüst bir çocuktu.Bu şakayı hangi arkadaşının yaptığını bilmiyordu ve bütün sınıfa kızgındı ,herkesten şüpheleniyordu, bunu yapan iyi bir arkadaş olamaz diye düşünüyordu. Ailesiyle birlikte eve gelirler.Kendisini anlatmaya çalışır ama ailesi de dinlemiyor.Ömer sinirlenir sinirden ne dediğinin farkına varmadan beddua eder. (Ne biçim bir Dünya keşke hiç kimse olmasa ne güzel olurdu bu Dünya )söyleyip odasına gider.Yatakta uyuyakalmış ,uyandığında karnı acıkmıştı.Mutfağa gidip annesinin ne pişirdiğine bakacaktı.Odadan çıktığında tuhaflık başlamıştı.Babasının televizyon karşısında oturup televizyon izlediğini sanıyordu ama babası yoktu ve mutfağa gittiğinde annesini'de göremedi."Annem ve babam haber vermeden bir yere gitmezler "diye düşündü.Sokağa çıkıp etrafa baktı çevresinde hiçbir insan yoktu ,korktu ve hüzünlendi(Nerdeydi bütün insanlar annem,babam neredeydi ).Yalnızlık korkusu yüreğini sardı çünkü Ömer'e göre yalnız bir insan koca bir hiçti.Yalnız insan paylaşmayı ,iyiyi kötüyü,eğriyi doğruyu,ilerlemeyi bilemez ve gelişemez.O yüzden yalnız kalmayı hiç düşünmezdi.Bunlar Ömer'i terletiyor,yüreğini de anlamadığı bir ağrı sarıyordu,nefes almasını engelliyordu çaresizce sağa sola koşarak insanları arıyordu.Birden kulağına çok uzaklardan Ömerrr Ömerr diye seslenen insan sesleri duyuyordu ve o sese doğru koşmaya başladı ve sonunda insanları görür ve mutlu olur .Ömer gözlerini açtığında okulun bütün çocukları başına birikmiş öğretmenleri ve arkadaşları sevinç çığlıkları atıyordu.Ömer'in yüzünde de mutluluk tebesümleri vardı.Öğretmenleri ve arkadaşları Ömer kendine geldi diye sevinirken ,Ömer de gördüğü rüya'nın gerçek olmadığına seviniyordu.İşin aslı Ömer tenefüste arkadaşlarıyla maç yaparken kalp krizi geçirmişti.Kendine gelip toparlandığında herşeyin ne kadar güzel olduğunu bir kez daha anlamış,‘Yalnızlık’ kelimesinin söylenişi ne kadar kolay. Halbuki taşıması bir o kadar da zormuş.Bunu öğrendi.
Daha iysini yazabilirdin bence ?
YanıtlaSilGayet konuyu güzel açıklamışsın Tebrikler..
YanıtlaSil