Hayallere Risale

Beril 3 yaşında trafik kazası sonucu ailesini ve düşünme yeteneğini kaybetti. O günden sonra kendisini kitaplara adadı. Tam 15 yıldır tek hayali yazar olmaktı. Fakat düşünme yeteneği olmadığı için yazar olmak onun için hayal olarak kalacaktı. Her gün gittiği kitapçı onun ikinci evi olmuştu. Kitapçı Ahmet amca on beş yıldır Beril'i hiç yalnız bırakmadı. Beril'in tek hayali yazar olmak istediğini biliyordu. Ona birçok kez yardım etmeyi denedi. Fakat olmuyordu. Beril her sabah saat sekizde kalkıp doğruca Ahmet amcanın yanına gider akşam on bir gibi eve geri dönerdi. Günlük rutini haline gelmişti artık. Bir gün Beril yine aynı saatte kalktı. Hemen hazırlanıp kitapçının yolunu tuttu. Genelde kitapçıya ilk gelen Beril oluyordu. Fakat o gün farklıydı. Beril kitapçının önüne geldiğinde kaldırımda oturan kişiyi fark etti. Yanına yaklaştığında adam doğruldu. Beril adamı ufaktan süzdü. Simsiyah Kıvırcık saçları, kömür gibi gözleri ve upuzun boyu ilk dikkat çekenlerdi. Beril hemen kapıyı açtı. Adam eline bir liste verdi. Listede Beril'in birçok kez okuyup ama okumaya doyamadığı kitapların aynısı vardı. Hiç aramadan 5 dakika içinde eline verdi bütün kitapları. Adam şaşırmıştı. Gülümseyerek:
- "En hızlı kitapçı sizsiniz herhalde." dedi.
Beril küçük bir tebessümle:
-" İnsan evindeki eşyaların yerini bilmez mi hiç." dedi.
Adam:
-"Peki bu hızlı kitapçının adını öğrenebilir miyim?" dedi.
Arkadan bir ses "Beril" dedi. Ahmet amca elinde yeni kitaplarla gelmişti. Kitapları Ahmet amcanın elinden alıp arkasını döndüğünde adam gitmişti. Ertesi gün yine geldi ve Beril'i daha yakından tanımak istediğini dile getirdi. Bu Beril'in hoşuna gitmişti. Ahmet amca geldikten sonra kitapçıdan ayrıldılar. Deniz kenarında yürümeye başladılar. Beril ilk olarak adını sordu. Adam "Kaan" dedi. Kaan Beril'in hayat hikayesini anlatmasını istedi. Konuşması bitmeden Beril anlatmaya başladı:
-"18 yaşındayım. 3 yaşında bir trafik kazası sonucu ailemi ve düşünme yeteneğimi kaybettim. Tek hayalim yazar olmak fakat bu benim için sadece bir hayal." dedi.
Bunu duyan Kaan çok üzülmüştü. Bir işinin olduğunu söyleyip hemen eve gitti. Bunun üzerine Beril'in kafası çok karışmıştı. Kafasında tek bir soru vardı. "Kaan bir anda nereye gitmişti?" Kaan hemen eve geldi. Beril'in anlattıklarını düşündü. Kaan ünlü bir yazardı. Hep hüzünlü ve gerçek kitaplar yazardı. Aklına bir şey gelmişti. Beril'in hayallerini gerçekleştirecekti. Ve o gece yazmaya başladı. Her gün kitapçıya gidip Beril hakkında bir şeyler öğreniyordu. Bu rutin 1 sene kadar sürmüştü. Büyük gün gelmişti. Kaan'ın kitabı bitmişti. Büyük bir hediye paketi içine kitabını yerleştirdi. Heyecanla kitapçının yolunu tuttu. Kitapçıya geldiğinde Beril oradaydı. Paketi eline verdi. Beril şaşırmıştı. Hemen açtı hediye paketini. İçinde bir kitap vardı. Ama bu farklı bir kitaptı. İlk defa görüyordu bu kitabı. Hemen Kaan'a dönerek:
-"Bu kitap ney?"
Kaan:
-"kapağını aç" diyerek yanıt verdi.
Beril kitabı açtığında ortada büyük harflerle yazarın el yazısıyla
"HAYALLERE RİSALE"
olarak bir başlık ve alt tarafta
"Bir genç kızın hayallerinin kaleminden"
-Kaan Bilgiç
yazıyordu. Beril'in mutluluktan eli ayağı titriyor ve konuşamıyordu. Sıkıca sarıldı Kaan'a. Ve bir anda yere düşüp bayıldı. Kaan hemen kucaklayıp Ahmet amcayla birlikte hastaneye götürdü Beril'i. 2 gün yoğun bakımda kaldı. 2. günün sonunda Beril'in kan kanseri olduğu haberiyle perişan oldular. Kaan Beril'in tek hayali olan kitabı hemen basmak istedi. Kitabın kapağı ve basımı için 2 ay sonraya gün aldı. Her şeyi tamamlamıştı. Bir tek şey hariç, Beril'in imzası eksikti. Kaan hastaneye gittiğinde Beril biraz kötüydü. İmzayı attıktan sonra titremeye başladı. Doktorlar hemen Kaan'ı odadan çıkarttılar. 5 dakika aradan sonra doktorun verdiği ölüm haberiyle yıkılmıştı Kaan. Kitabın tarihini öne aldı. Beril öldükten 2 gün sonra kitabı çıktı. Kitabın kapağında Beril'in mezarı vardı. Bu kitap Kaan'ın son kitabı olmuştu. Sonrada yazarlığı bırakıp Ahmet amcanın yanında kitapçıda çalışmaya başladı. Yakın bir zamanda Ahmet amcada vefat etti. Kaan yeni gelen tüm kitapları ilk önce Beril'in mezarında okuduktan sonra satışa sunuyordu. Artık Kaan'ın da rutini bu olmuştu.

Yorumlar

  1. Ellerine sağlık canım duygu yüklü olmuş beğendim. Sadece"Beril’in tek hayalinin yazar olmak istediğini biliyordu." olsaydı daha iyi olurdu. Tabi küçük bir ayrıntı genel olarak güzel bir hikaye. :)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar