Özgürlüğün Simgesi
Hergün yine aynı ki gibi sabah erkenden kalktım.Fakat bu sabah güneş sanki herzamankinden farklı doğuyor.Gökyüzü sislerle boğuşuyor. Güneş de bir yandan ışıklarını etrafa yayıyor.Neyse ben sabah kalktıktan sonra servise yetişeyim diye hızlı hızlı yüzümü yıkayıp kahvaltımı yapıp yola çıktım.O anda yoldan karşıya geçmekte olan bir kuş gördüm. Kanadı kırılmıştı.Sanırım yoldan geçen bir arabaya çarpınca kanatları kırılmıştı.Kuş uçamıyordu.Ben de kanatlarını iyileştirmek için bir süre bakmaya karar verdim.İlk önce veterinere götürüp pansuman yaptırdım.Daha sonra eve giderken bir kafes satın alıp kuşu eve götürdüm.Kafesin içine kuşu koydum.Kuşun durumu iyiydi.Fakat ben servisi kaçırmıştım.Ne yazık ki okula da gidemedim. Oysa ki bir canı kurtarmıştım.Ya ben orada olmasaydım da kuş ezilseydi.Çok kötü birşey olurdu.Ama Allahtan birşey olmamıştı.İlk gün sağlığı iyiydi.İkinci gün ise sağlığı daha da iyiye gitmeye başladı.Artık okula da rahatça gözüm arkada kalmadan gidebiliyorum.Okulda arkadaşlarıma kuşu kurtardığımı anlattım.Arkadaşlarım da en iyisini yapmışsın dediler.Ben de sağolun arkadaşlar dedim.Bugün dersler iyi gitmişti.Eve vardığımda ilk olarak kuşumun yanına gittim.Bir de baktım ki durumu daha da iyiye gidiyor.Böyle olursa 1 hafta sonrasına iyileşecek gibi görünüyor.Bu süre içerisinde günler geçiyor. Taa ki 1 hafta geçene kadar.Artık kuşumun kanatları iyileşmişti.Ve uçabilecek duruma gelmişti.Ben de dayanamayıp arkadaşlarının yanına yani doğaya bıraktım.Çünkü o özgürce uçsun etraftaki insanlar da özgür olduklarını anlayıp her konuda kendilerini ifade edeceklerini anlasınlar diye.
Güzel olmuş.
YanıtlaSilSenden beklenecek duzeyde bir yazi olmus mehmet tebrik ederim
YanıtlaSilGüzel olmuş fakat biraz kısa değil mi?
YanıtlaSilBiraz kısa olsada iyi...
YanıtlaSilKonu bütünlüğü yoktu bence ama hikayen güzel.
YanıtlaSil